İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü soykırım sağlık sistemini de felç etti. 7 Ekim’den bu yana Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki sağlık tesislerine yönelik düzenlenen 600 saldırı sonucunda 36 hastaneden yalnız 10’u ayakta kalmayı başardı. Bu hastaneler de yüzde 359 kapasite ile çalışıyor. 7 Ekim öncesi 36 hastanede çalışan sağlık personeli ve uzman personelden 489’u öldü, 310’u da tutuklandı.
Birinci basamak sağlık merkezlerinin yüzde 76’sı artık hizmet vermiyor. Bölgedeki hastaneler yüzde 359 kapasite ile yani kapasitesinin çok üzerinde hizmet veriyor. Bu da sağlık hizmetlerinin kalitesini ve güvenliğini engelliyor. Saldırılar sonucunda bu sağlık tesislerinde çalışan personel ve uzmandan 489’u öldü, 600’ü yaralandı, 310’u ise tutuklandı. 126 ambulans imha edildi.
Gazze Şeridi’nde yaklaşık 71 bini diyabetli, 225 bini yüksek tansiyonlu ve 45 bini kanser, böbrek gibi farklı hastalıklı olmak üzere yaklaşık 350 bin kronik hasta, gerekli sağlık hizmetlerine erişimden mahrum. Gazze Şeridi’ndeki kanser tedavisi için uzmanlaşmış tek kanser hastanesi ve psikiyatri hastanesinin kapatılmasına ek olarak, temel ilaçların, tıbbi malzemelerin kıtlığı ve sağlık tesislerinin kapatılması, hayatta kalmak için asgari sağlık hizmetlerine erişimi doğrudan engelliyor.
Gazze Şeridi’ndeki aşırı kalabalık, temiz suya sınırlı erişim, yetersiz su, kötü sanitasyon, azalan gıda çeşitliliği, temel hijyen malzemelerinin eksikliği, önlenebilir hastalıklar için aşı programlarının kesintiye uğraması nedeniyle salgın hastalıklar her geçen gün artıyor. Çocukların yüzde 90’ının en az bir bulaşıcı hastalığa yakalandığı tespit edildi. 643 bin 254’i akut solunum yolu enfeksiyonu, 345 bin 768’i ishal, 34 bin 830’u sarılık, 83 bin 450’si uyuz, 7 bin 293’ü suçiçeği, olmak üzere toplam 1 milyon 114 bin 595 salgın hastalık vakası tespit edildi. Bunların yanı sıra 31 bin 348 de hepatit A vakası ile karşılaşıldı.
Gazze Şeridi’nde doğurganlık çağındaki 540 binden fazla kadın yaşıyor ve her ay 5 binden fazla anne doğum gerçekleştiriyor. Gazze Şeridi’ndeki doğumların dörtte biri sağlıksız koşullar altında gerçekleşiyor. Doğum sonrası yaşanan komplikasyonlar sebebi ile annelerin yaşama şansı azalıyor. Ayrıca panik ve devamlı göç nedeniyle her gün onlarca anne düşük yaşanıyor.